loading.gif
mobile-banner-bg

2. Abdulhamit Han’a yapılanın aynısı Recep Tayyip Erdoğan’a yapılmak istendi.

...
08 Ekim 2016 - Cumartesi

AK Parti Sürekli Eğitim Merkezi’nin (AKSEM) düzenlediği “Direnişten Dirilişe 15 Temmuz” Eğitim Programı’nda AK Parti Üsküdar İlçe Teşkilatımız yine tarih yazdı. AK Parti İstanbul İl Başkanımız Dr. Selim Temurci’nin Bağlarbaşı Kültür Merkezi’nde verdiği eğ

AK Parti Üsküdar İlçe Başkanımız Halit Hızır açılış konuşmasında “O gece en büyük bedeli Üsküdar ödedi. Üsküdar’ı düşürdüklerinde darbeyi gerçekleştireceklerini sanıyorlardı. Ancak tarih ve kültür şehri olarak bilinen Üsküdar, 15 Temmuz’dan sonra şehit ve gaziler şehri olmuştur. Fert fert hiç kimseden talimat beklemeden sokağa dökülen, 15 Temmuz Şehitler Köprüsü’ne, Kısıklı Meydanı’na koşan teşkilat mensuplarımıza teşekkür ediyorum. Özellikle Teşkilat Başkanımız İhsan Sorar, 15 Temmuz gecesi bizden aldığı talimatlar doğrultusunda teşkilatımızı mükemmel bir şekilde yönetti. Kendisine hasseten teşekkür ediyorum” dedi.
Daha sonra kürsüye çıkan Üsküdar Belediye Başkanımız Hilmi Türkmen de yaptığı selamlama konuşmasında 15 Temmuz şehitlerinin yüzde 10’unun Üsküdarlı olduğunu belirterek “Darbe geçmedi. Uyanık olmalıyız. Eğer tedbiri elden bırakırsak hata yaparız” şeklinde konuştu.
AK Parti Üsküdar İlçe Başkanımız Halit Hızır ve Üsküdar Belediye Başkanımız Hilmi Türkmen’in konuşmalarının ardından AK Parti Üsküdar İlçe Başkanlığımız ve AK Parti İstanbul İl Başkanlığımızın hazırladığı 15 Temmuz’u anlatan iki ayrı video coşkuyla izlendi.
AK Parti İstanbul İl Başkanımız Dr. Selim Temurci, konuşmasına “Biz siyaset yapan insanlar olarak, siyaseti daha fazla bilgiyle, ilimle, hikmetle ve en önemlisi ahlakla buluşturmak zorundayız. Daha fazla bu milletin değerleriyle kendi siyasetimizi buluşturmak zorundayız. AK Parti eğer 14 yıl sonra bu ülkede 1 Kasım seçimlerinde her iki kişiden birinin oyunu alabilmişse ve 15 Temmuz darbesi sonrası bu millet seçtiklerine, kanı, canı pahasına sahip çıkmışsa demokrasi, özgürlük dediklerinde artık dünyada bu işin kitabını yazanlar Türk milletine ayrı bir paragraf açacaksa, bizim milletimize karşı sorumluluğumuz çok daha artmıştır ve bu anlamda AK Parti’de siyaset yapmanın sorumluluğu da artmıştır” sözleriyle başladı.
DAHA FAZLA BİLGİ DAHA FAZLA ERDEM
“Bizim yapmış olduğumuz her bir faaliyet gönülden gönüle bir haberleşmedir” diyen İl Başkanımız konuşmasını, “Türkiye’de yaşadığımız her şey bizim için, AK Parti siyaseti için, davamız için geleceğimiz için çok önemli. AKSEM önümüzdeki dönemde faaliyetlerini arttırarak devam ettirecek. AK Parti kadroları içerisinde yer almak isteyenlere bu eğitim programlarını açacağız. AKSEM Eğitim Merkezi, topluma da açmayı düşündüğümüz bir yapı haline gelecek. Siyasete ilgi duyan, bu ilgiyi bilgi ile buluşturmak isteyen herkes AK Parti’nin Sürekli Eğitim Merkezi’ne gelebilecek” diye sürdürdü.
2.ABDULHAMİT İLE ERDOĞAN’IN KADERİ…
15 Temmuz darbe girişimi ile ilgili görüşlerini aktaran İl Başkanımız Dr. Selim Temurci konuşmasını şöyle sürdürdü: “AK Parti siyasetinde görev yapanlar, o koltukları işgal edenler, o sorumlulukları üstlenenler hep Sultan Abdülhamid Han ile Recep Tayyip Erdoğan’ın hayat çizgisini birbirine çok yakın görürler. Biz bunu 15 Temmuz gecesi iliklerimize kadar yaşadık. Bu ülkede 1 Kasım’da bir seçim yaptık. AK Parti yüzde 50 oy aldı. Demokrasi dediğiniz şey insan ile birlikte yürümekse, vatandaşlarımız vermiş olduğu karara saygı duymaksa, yüzde 50 oy alan bir parti seçimden birkaç ay sonra böyle bir süreçle karşı karşıya bırakılamazdı. Ama dönüp geriye baktığımızda, niçin diye düşündüğümüzde Sultan Abdülhamid’i tahttan indirmeye çalışanların gerekçesi neyse, Recep Tayyip Erdoğan’ı da, milletin seçmiş olduğu ilk Cumhurbaşkanı’nı da, onun kurmuş olduğu partiyi de bu ülkede yok etmeye çalışanların gerekçesi aynıydı. Darbeler süreci 1876’da Sultan Abdülaziz Han’ın katli ile başladı. Onlar Sultan Abdülaziz’e diktatör demişlerdi. 33 yıl bu ülkeyi idare eden Sultan Abdülhamid’e de aynı şeyi söylemişlerdi. Onlar kimdi sorusunu kendimize sorduğumuzda bulacağımız tek bir cevap var. Sultan Abdülhamid, 31 Mart vakası ile tahttan indirildiğinde ülke 4 – 5 yıl sonra Birinci Dünya Savaşı’na sokuldu ve darmadağın edildi. Sultan Abdülhamid ile Recep Tayyip Erdoğan’ın kaderi bu noktada örtüşüyor. Neredeyse 15 yıl bu ülkede iktidar olan, her anlamda bu ülkeyi ayağa kaldıran Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ı o gece katletmek istediler. Bazen hiçbir yere ulaşamadığınız zaman sizin imanınız ve iradeniz size bir şeyleri yaptırır. Ben o gece bir kardeşiniz olarak Recep Tayyip Erdoğan’ın hayatından endişe ederek televizyonlara çıkıp o açıklamaları yaptım. Eğer savaşacaksak, bu ülkenin sonrasında yaşama şansımız olacaksa, bu gece ya öleceğiz ya sabahleyin daha diri çıkacağız diye o açıklamaları yaptım. Allah’a hamdolsun Rabbim milletimizin öncülüğünde bize yeni bir Türkiye’yi kurma şansı verdi.”
TÜRKİYE BATININ DAMARLARINA BASIYOR
Batının Recep Tayyip Erdoğan düşmanlığına dikkat çeken İl Başkanımız Dr. Selim Temurci, “Batılılar niçin Türkiye’de bir darbe planlarlar, niçin hala bu darbenin baş aktörünü bize vermezler, niçin Recep Tayyip Erdoğan düşmanlığı bunlarda bu kadar zirve yapar? Çünkü biz damarlarına basıyoruz. Çünkü biz eski Türkiye değiliz, çünkü biz ayaktayız ve varız diyoruz. Recep Tayyip Erdoğan 21. yüzyılda dindar bir nesil istiyor. Ahlak üzerine, medeniyet değerlerimiz üzerine, ‘dünya 5’ten büyüktür’ diyen anlayışla yeniden birilerine karşı sosyo-kültürel anlamda biz size bağımlı değiliz diyor. Ne yaşadıksa tarihten mutlaka ibret almalıyız. Aynı şeyleri yaşıyoruz. Kendi tankını, tüfeğini, uçağını, insansız hava aracını yapan bir ülke haline geldik. Kendi denizaltısını planlayan bir ülke haline geldik. Artık biz kendi silahımızla terörle mücadele ediyoruz. Kendi makineli tüfeğini yapamayan bir Türkiye’den, kendi tankını, helikopterini yapan uzaya uydu gönderen bir ülke haline geldi Türkiye. En önemlisi siyasi bağımlılık. Darbeden sonra ABD’nin eski Ankara büyükelçisi, ‘Erdoğan’la bir sorunumuz yok. Onun bizimle sorunu var, bizi dinlemiyor’ dedi. İşte biz onları dinlemiyoruz. Hani diyorlar ya, ‘Türkiye’nin ekseni mi kaydı’ diye. İmparatorluk bakiyesi üzerine inşa edilen bir Türkiye Cumhuriyeti’nin ekseni kaymaz. Çünkü Türkiye Cumhuriyeti’nin kendisi bir eksendir. Ümmet eksenli bir Türkiye Cumhuriyeti, bütün coğrafyayı kucaklayan bir Türkiye Cumhuriyeti ve ben de varım diyen, dünya beşten büyüktür anlayışının hakim olduğu bir Türkiye Cumhuriyeti birilerinin alçak planlarıyla karşı karşıya kalmıştır” dedi.
15 TEMMUZ’DA TARİH TEKERRÜR ETMİŞTİR
Konuşmasında geçmişte yaşanan olaylardan örnekler veren İl Başkanımız, “Tarihimizde ne olduysa 15 Temmuz’da da o olmuştur. Ama hakim olmadığımız, bilmediğimiz bir durumla karşı karşıya kaldık. Alçak FETÖ terör örgütü ve onun lideri bu ülkenin çocuklarını adeta Anadolu’da tek tek toplayarak, bu ülkeyi birilerinin masasında meze yapmaya kalktı. Ama şunu asla unutmayın hiçbir şey bitmedi. Bir gecede 40 yıllık mücadelesini kaybedenler, devletimizi elimizden çalmaya çalışanlar, bir gecede bu ülkeyi terk edip gitmeyecekler. Onların ipleri başkalarının elinde ve onların kim olduğunu çok iyi biliyoruz. Bu millet o gece ayağa kalkmasaydı, Kobani’de ve sınırımızda biriktirmiş olduğu askerleri Güneydoğu’ya ve Türkiye’nin içine sokarak Türkiye’de çok büyük bir kalkışmayı planlayan batılı güçler olduğunu da görüyoruz. Biz sadece darbeye karşı kazanan bir millet değiliz. Yeni Kurtuluş Savaşı diyor ise vardır Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın bir bildiği. Bunların amacı Recep Tayyip Erdoğan’ı düşürmek, AK Parti’yi bitirmek değildi. Bunların amacı bu ülkeyi paramparça etmekti, birkaç parçaya bölmekti” dedi.
CHP’sinin Anayasa Mahkemesi’ne yaptığı başvuru konusunda da düşüncelerini açıklayan İl Başkanımız Dr. Selim Temurci, “Biz CHP’nin mazisini biliriz. O mazi içerisinde bu milletin değerleri ile mücadele etmekten başka bir derdi olmayan bir aklın ürünü olduğunu biliriz. İttihatçı geleneğin devamı olduğunu biliriz. CHP Anayasa Mahkemesi’ne götürmüş. Şaşırmamak lazım. Zaten onların bu ülkede yapabildiği en iyi işlerden biridir. CHP’li kardeşim o gün televizyona çıkıp ‘Sayın Cumhurbaşkanımız sizin liderliğiniz olmasaydı bu sorun çözülmezdi bu ülke biterdi’ diyorsa benim AKSEM kazananlarımın da, 39 ilçedeki bütün teşkilat mensuplarımın da sorumluluğu artmıştır. Artık CHP’ye oy vermiş kardeşimle, MHP’ye oy vermiş kardeşimle çok daha fazla kucaklaşmak ve buluşmak zorundayız. Bırakın CHP’nin üst yönetimi şu sıralar birilerini aklamaya çalışsın. FETÖ’ye terör örgütü diyemeyenler, niçin televizyon kanalları kapandı diye sorgulama yapanlar artık bu ülkede siyasi partilerin başında lider olarak kalamayacaklar. CHP’li kardeşlerim de ona en ağır cezayı vereceklerdir. Önümüzde inşallah kongre süreçleri olacak. Kongre süreçleri sonrası hep birlikte seçimlere hazırlanacağız. Teşkilatlar olarak birlikte çalıştıkça, bir ve beraber oldukça, Recep Tayyip Erdoğan’la birlikte yürüdükçe Allah’ın izniyle AK Parti İstanbul başta olmak üzere bütün Türkiye’de daha güçlü olacak” diye konuştu. 
İl Başkanımız Dr. Selim Temurci’nin konuşmasının ardından, Başka bir ilçenin sorumluluğuna atanan Şengül Karslı’ya, İlçe Başkanımız Halit Hızır ve Belediye Başkanımız Hilmi Türkmen plaket verdi.